Psişik Korunma 1. Bölüm

Psişik Korunma 1. Bölüm

Her insan mekanların, ortamların, insanların ve diğer canlıların enerjilerine az veya çok duyarlıdır. Bedenlerimiz  dışımızdaki dünyadan gelen çok çeşitli enerjilere maruz kalır. Dış dünyadan gelen enerjiler önce auramız ile rezonansa girer ve auranın enerjetik titreşimini pozitif veya negatif yönde değiştirir. Bu değişim de fizik bedene yansır ve çeşitli duyumlar şeklinde algılanır. Bu duyumlar; kendini iyi hissetme, mutlu olma, kızma, öfkelenme, saldırganlaşma, ağlama gibi hallerdir.

Enerjinin doğası, psişik algılamalar, etrafımızdaki enerjetik salınımların bizde yarattığı etki tarihin her döneminde bilinmiş ve özellikle bireyi olumsuz etkileyecek enerjilere karşı psişik korunma yöntem ve metotları da uygulanagelmiştir. 

Psişik korunma uygulamaları, enerji şifacılığı gibi bir enerji çalışmasıdır. Enerji çalışması yapacak kişinin aurası yani enerji alanı ne kadar güçlü ise yapacağı enerji çalışmasından alacağı verim de o denli güçlü olur. Bir insanın enerji alanını güçlü tutması onun aynı zamanda fizik olarak gayet sağlıklı olması anlamına da gelir. Çünki hastalıkların temelinde enerji alanının zayıflaması yatar. Enerji alanında yırtılma, çeşitli blokların oluşması, enerji kanalları olan nadi veya meridyenlerdeki enerji akışının düzgün olmaması hastalıkların öncül sebebidir. Enerji şifacılığına göre hastalıklar fizik bedende başlamadan önce enerji bedende başlar.


Enerji alanının güçlü olması için, yapılacak psişik korunma uygulamalarının amacına hizmet edebilmesi için öncelikle dikkat edilmesi gereken hususlar şunlardır.


1. Dengeli ve düzenli beslenme 

2. Düzenli uyku

3. Sık sık duş alma

4. Dedikodu yapmama, içsel konuşmaları, zihinsel gevezelikleri mümkün olduğunca azaltma

5. Dinlenmeye zaman ayırma, yoğun iş saatlerinde kısa kısa molalar verme

6. Bedensel ve zihinsel olarak gevşemeyi öğrenme

7. Topraklanma


Enerji alanlarımızı nisbeten güçlendirdikten sonra, oluşturacağımız korunma imajını enerji ile yükleyip şarj etmek kolaylaşır.



Bedensel ve Zihinsel Gevşeme


Bedensel ve zihinsel gevşemeyi öğrenmenin en iyi yollarından biri düzenli olarak meditasyon yapmaktır. Bedensel ve zihinsel gevşemeyi öğrenmek zihni sakinleştirir. Enerji alanını güçlendirir. İçsel huzuru sağlar.

Her uygulamada olduğu gibi bunun için de düzenli ve belli bir süre çalışmak, zaman ayırmak gerekir. Her gün 10 dakika bile olsa sessiz bir odaya çekilip gözleri kapatmak, derin derin soluk alıp vermek hem bedeni hem de zihni sakinleştirir.


Topraklanma Nedir?


Topraklanma, insanın enerji alanı ile dünyanın enerji alanı arasındaki bağlantıyı güçlendirmektir. Topraklanma vücuttaki düşük titreşimli enerjilerin toprağa akıtılması ve daha yüksek titreşimli enerjilerle alanın güçlendirilmesidir. Topraklanma için yalınayak toprakta yürümek, toprakla uğraşmak, elleri toprağa dokundurmak gerekir. Toprakla uğraşan çiftçiler, köylüler vs. gayet iyi topraklanmış durumdadır.

Topraklanmanın bir diğer yolu imajinasyon çalışması yapmaktır. Evden çıkamayanlar, kırsal alanlara gidecek fırsatı olmayanlar vs. bu çalışmayı istedikleri zaman istedikleri yerde yapabilir. Ancak sabah kalkınca ve gece yatmadan önce yapılması tavsiye edilir.

Uykuda ruh ve beden ilişkisi gevşer. Şuurumuz, farkındalığımız birazcık geri çekilir. Bu nedenle önce farkındalığı tekrar bedene odaklamak gerekir. Farkındalığı bedene odaklamak için uyanır uyanmaz yataktan fırlamamak lazım. 

Sırt üstü uzanıp ayak parmaklarınızı, ayak bileklerinizi hareket ettirin. Bacak ve baldır kaslarınızı kasıp bırakın. Karın, gövde, yüz, kol kaslarınızı kasıp bırakın. Kasıp gevşemeleri yaparken şuurunuzun ayak parmaklarınızdan başlayıp tüm vücudunuza tekrar nüfuz ettiğini düşünün. Bu çalışma yaklaşık 4 dakikanızı alır. Ondan sonra kalkın. İsterseniz başka bir odaya geçin. Topraklama imgelemesini yapın.


Topraklanma için İmgeleme


Bacaklarınızı hafifçe açıp ayakta durun ve gözlerinizi kapatın.

Beyaz bir ışık huzmesinin, başınızın üstündeki tepe şakrasından girdiğini, gövdenizden geçip iki bacak arasından ve ayak tabanlarından yerkürenin derinliklerine aktığını düşünün. Beyaz ışık yerküreyi delip çıksın ve yükselip tepe şakranızdan tekrar girsin. Bu imgelemeyi, inanarak 4 veya 5 kez tekrarlayın. 

Bütün enerjiler düşünceyi izler. Düşüncelerimiz her nereye odaklanırsa enerji o yöne doğru akar. Düşüncenin niteliği ve konsantrasyonu enerjileri çok hızlı odaklar. Nazardaki ilke de, duadaki ilke de budur. Hasetlikle, kıskançlıkla bir insana veya bir nesneye odaklandığımızda bizden ona doğru akan enerji geri püskürtülemezse tesir eder ve olumsuz etkiler. Nazar edilen kişinin enerji alanı yırtılabilir. Enerji kaybedebilir. Nesne paramparça olabilir. Duada ise tam tersine iyi niyet ve sevgi söz konusu olduğu için dua edilen kişinin enerji alanı güçlenir. Korunması güçlenir.

Dinlendirici bir uykudan sonra topraklandığımızda, psişik korunma için gerekli olan diğer imgelemeleri yapmak, o imgeleri enerji ile şarj edip güçlendirmek kolaylaşır. Yaptığımız çalışmadan verim alma şansımız çok artar. Enerji alanı düşük bir insanın, yorgun-bitkin bir insanın oluşturacağı koruyucu imgeler yeterli enerjiyle donanamayacağı için etkili bir korunma sağlamaz.

(1. Bölümün sonu)